Antalya'da bir baba, 2001 yılında üniversitede okurken akciğer kanserinden hayatını kaybeden oğlu için üniversite okudu. 58 yaşındaki baba, oğlunun hatırasını yaşatmak amacıyla cüppe ve kep takarak Akdeniz Üniversitesi'nden dereceyle mezun oldu. Konya-Ereğlili Rıza ve Hatice Türkoğlu çiftinin (53) üç çocuğundan ortanca olan Ursan Türkoğlu (23), 1999 yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü'nü kazandı. Ursan Türkoğlu, ikinci sınıf öğrencisiyken karaciğer kanserine yakalanarak, 9 ay boyunca 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gördü. Ursan Türkoğlu, kısa bir süre sonra Antalya'da yaşayan ailesinin yanına döndü. 9 ay da Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tedavisine devam edilen Urcan, üniversite ikinci sınıf öğrencisiyken 2001 yılında hayatını kaybetti.
Çocuklarının ölümüyle büyük bir travma yaşayan Türkoğlu, oğullarının yarım kalan eğitimlerini tamamlamak için uğraş vermeye başladı. Hayatını kaybeden Ursan'ın ağabeyi Ural (34) üniversiteyi kazanmasına rağmen, kardeşinin ölümünden çok etkilendiği için okumaktan vazgeçti ve medya sektöründe kendine iş buldu. Baba Türkoğlu, kızı Tuğçe Türkoğlu'nun (28) da okumak istememesi üzerine, vefat eden oğlunun ansına üniversite sınavına hazırlanmaya başladı. İlk yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi'ni kazanan baba Rıza Türkoğlu, buraya kayıt yaptırmadı. İkinci yıl tekrar üniversite sınavına hazırlanan Rıza Türkoğlu, Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu'nu kazanarak, 2009'da Doğalgaz ve LPG Teknolojileri Bölümü'ne kayıt yaptırdı.
Ticaretle uğraşan ve emekliliğine iki yıl kala 56 yaşında üniversite öğrencisi olan, 58'inde ise bölümünden dereceyle mezun olan Rıza Türkoğlu, "Oğlumun üniversite ikinci sınıfta kansere yakalanıp eğitimini devam ettirememesi ve hayatını kaybetmesi ailemizde derin bir yara açtı. Ailemizde konuşuyorduk. Ursan'ın yarım kalan eğitimi tamamlansın ve onun manevi olarak yarım kalan eğitimi tamamlansın; bu bizim için güzel bir duygu olacaktı. Diğer iki çocuğum, kardeşlerinin ölümünden çok etkilendi ve uzun süre toparlanamadı. Büyük oğlum Ural, üniversiteyi kazandığı halde devam etmek istemedi. O zaman 'ben gideyim, okuyayım' dedim. Dolayısıyla oğlum çalıştı, ben okudum. Oğlum benim velim oldu. Okula giderken benim harçlığımı diğer oğlum Ural verdi. Bugünde oğlumun katkısı ile mezun oluyorum" dedi.
Elde ettiği mezuniyeti hayatını kaybeden oğlu Uras'ın anısına armağan eden baba Türkoğlu, "Okul dönemimde çok güzel duygular yaşadım. Ümit ediyorum ki oğlum cesaretini yeniden kazanıp üniversiteye girecek. Kızımda bu sene kayıt yaptıracak" diye konuştu.
Rıza Türkoğlu, okuldaki bazı anılarını ise şöyle aktardı: "56 yaşında üniversite öğrencisi olmam, sınıf arkadaşlarım ve hocalarım arasında şaşkınlık yarattı. Sınıf arkadaşlarım beni hoca zannetti. Hatta derse giren hocalar beni sınıfta görünce 'hocam' diye selam verdiler. Yeni gelen öğrenciler de hoca zannedip selam veriyor hala, ben de 'sizin gibi öğrenciyim' diyorum. 36 yaşlarındaki matematik hocam 'çalışma azminizi gördükçe yarım kalan doktoramı tamamlayıp yardımcı doçent olacağım, profesörlük yolunda ilerleyeceğim' dedi. Sınıfta kaytarmak, dersi kırmak isteyenler, ben olunca bundan vazgeçti. Ben en önde sırada oturduğum için hiç kopya çekmedim. Derslerimde başarılı bir öğrenciydim. Günlük hayatta da doğalgazla uğraştığım için birçok dersi sınıf arkadaşlarıma uygulamalı olarak anlattım. Birçok konuda ödev hazırlayarak, okul kütüphanesine bağışladım."
Antalya'da tüp gaz ve doğalgaz teknik servis işiyle uğraşan Rıza Türkoğlu, kendisini, büyük oğlu Ural'ın okuttuğunu belirterek, "Emekliliğime iki yıl kaldığı için bir yerden maaşım yok. İşleri de oğluma bıraktım. O çalıştı, ben okudum. Okul yıllarım böyle geçti. İkinci öğretime devam ettiğim için okula öğlen gidip, gece saat 22. 00 gibi çıkıyordum. Sabah ezanlarına kadar ders çalışıyordum. Birkaç saat uyuyordum, tekrar ders saati geliyordu. İşle ilgilenme şansım ortadan kalkmıştı. Oğlum Ural, işimizi devam ettirdi, evimizin direği oldu. Hem de bana harçlık verdi, hem okul harçlarımı yatırdı. Onun sayesinde eğitimimi tamamlamış oldum. İnşallah oda en kısa zamanda kazanıpta gitmediği iktisat bölümünü tamamlayacak" diye konuştu.
Eşine her zaman büyük destek olduğunu kaydeden Hatice Türkoğlu ise, "Eşim, oğlunun anısını yaşatabilmek için çok çalıştı. Gece geç saatlerde eve gelir, bir iki saatlik uyku uyurdu. Sınav zamanı uyumaz, beraber derslerine çalışırdık. Ben de onun bu çalışma azmi sayesinde ressamlık eğitimi aldım. Bir süre sonra ilk sergimi açacağım" diye konuştu.
|