Geçtiğimiz günlerde İl Başkanı Ali Aktaş’ın başvurusu üzerine Genel Merkez tarafından görevlerinden istifa etmeleri istendiği açıklanan Gökşen ve yönetimi, basında çıkan haberlerin ardından ilk kez konuştular. Eski Muratpaşa İlçe Başkanı Mehmet Gökşen, Has Parti’ye katılma kararlarının hata olduğunu, görünenlerle gerçeklerin aynı olmadığını, haklı oldukları halde haklarının teslim edilmediğini söyledi.

Mehmet Gökşen açıklamasında şöyle dedi: “Ben ve arkadaşlarım dünden bugüne savunduğumuz pek çok değeri Has Parti programında gördüğümüz için hiç tereddüt etmeden Halkın Sesi Partisi’ne katılarak Muratpaşa İlçe Teşkilatını kurduk. Ancak zaman içerisinde anlaşılmıştır ki programda yazılan ilkeler yalnızca bir metinden ibaret ve özellikle partinin yönetim kademesinin uygulamalarında bir karşılığı yok. Parti’nin Saadet Partisi’nin devamı olmadığı, Has Parti’ye katılanların geçmişte hangi siyasi harekette bulunduğunun da bir önemi olmadığı sıkça vurgulandığı halde, uygulama böyle olmamış, Türkiye’nin hemen her yerinde “Milli Görüş” çizgisinden gelmeyen pek çok ilçe başkanı arkadaşımız mağdur edilmiştir.

İl başkanı ile sorunlarımızı iletmek amacı ile yaptığımız Ankara ziyaretimizde Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Hayrettin Dilekcan, istifa ederek milletvekili adayı olmamı istemişti. Ben de kendilerine, arkadaşlarımla birlikte seçim öncesinde partinin zarar görmemesi adına sessiz sedasız istifa edeceğimizi, ancak kesinlikle milletvekili adayı olmayacağımı açıkça ifade etmiştim. Ankara’dan döner dönmez de sözümüzü tutarak, görevimizden istifa ettik. Ancak bizim tüm sessizliğimize rağmen bana göre SP kökenli olmasından başka hiçbir meziyeti olmayan ve Genel Merkezden güç aldığı anlaşılan il başkanı, gazetelere hakkımızda açıklamalar yaparak, sadece görevden ayrılmadığımızı, partiden de istifa ettiğimizi iddia etmiştir. Has Parti Genel Merkezi ise yine bu haksızlığa ve doğru olmayan beyana seyirci kalmıştır. 

İl Başkanı Ali Aktaş ile temel sorunumuz kendisinin de açıkladığı gibi siyasi üslubumuz ve çalışma şeklimizdir, bu doğrudur. Ancak Has Parti programının ruhuna ve siyaset üslubuna uymayan aslında bizler değiliz, bizzat kendileridir. Vicdanlı bütün Has Partililerin de buna şahadet edeceğine dair inancım tamdır. Özetle söylemek isterim ki, mağdurların sesi olacak diye katıldığımız Has Parti’de bizzat mağdur olduk. Ve haklarımızı helal etmiyoruz”

Kamuoyundan özür diledi

Açıklamasında partinin kuruluş ilkelerine, programının ruhuna tamamen ters bir uygulama ile karşılaştıklarını anlatan Gökşen, “Haklı olduğumuz halde hakkımız teslim edilmemiştir. Bütün bunlar göstermektedir ki bizim Has Parti’ye katılmamızdaki doğal nedenler ortadan kalkmıştır. Antalya kamuoyundan ve geçmişte birlikte siyaset yaptığım herkesten özür diliyorum. Has Parti’ye geçişim yakın çevrem, ailem ve geçmişte siyaset yaptığım arkadaşlarım tarafından yadırganmıştı. Oysa Has Parti’nin kuruluşunda ilan edilen parti programı bizim geçmişten bugüne savunduğumuz pek çok değeri içeriyordu. Dolayısı ile bizim bu partiye katılmamız ve kurucu olmamız son derece doğaldı. Yazılı olarak ilan edilen parti programının pratikte uygulanıp uygulanmayacağını bekleyip görmeden Has Parti’de görev almamız, bizim siyaseten en büyük hatamız olmuştur. Siyasette verilen yanlış kararların bir bedeli olacağını da elbette biliyoruz. Bu sebeple bir müddet siyaset yapmayacağımı ve asıl mesleğim olan gazeteciliğe devam edeceğimi bildiririm. Bundan böyle ben ve arkadaşlarım bu hususta konuşmayacağız ve artık iftiralara cevap vermeyeceğiz. İşin sahibi Cenabı Haktır ve haksızlık edenler önümüzdeki seçimlerde cevabı sandıkta alacaklardır” şeklinde konuştu.