Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nce (BYEGM) Antalya'nın Alanya ilçesinde, valilik basın ve halkla ilişkiler müdürleri ile il emniyet müdürlükleri pasaport şubesi sorumlularına yönelik düzenlenen bilgilendirme toplantısının kapanış oturumuna katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TBMM Genel Kurulu'nda RTÜK ile ilgili bir kanun tasarısının görüşüldüğünü ve bu nedenle Alanya'da devam eden bilgilendirme toplantısının dünkü bölümüne katılamadığını söyledi.
"Alanya'yı görmek farz"
Konuşmasında sık sık Alanya'nın güzelliklerinden söz eden Arınç, "Dünyada nereye giderseniz gidiniz, 'Antalya' diyenler var ama Alanya'yı görmek, vacip, sünnet falan değil, farz. Alanya'yı göreceksiniz."dedi. Salonda bulunan ve toplantıya katılmak üzere Çin'den gelen gazeteciye, ''Adamcağız Çin'den geliyor. Niye geliyor? Alanya'yı görmek için. Hoş geldin'' diye seslenen Arınç, "Bütün dünyanın 'Alanya' dediği bir yerde, Türkiye'de yaşayıp Alanya'yı görmemek, tanımamak eksiklik olurdu'' diye konuştu.
"İlim Çin'de bile olsa alacaksın"
'Hadis-i Şerif'ten örnekler veren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "İlim Çin'de bile olsa tahsil ediniz' diyor Peygamber Efendimiz. Bunun sırrını, hikmetini araştırmışlar. Bir, uzaklık bakımından. Yani ne kadar uzakta olursa olsun ilmi öğrenmek için oraya bile gideceksiniz. İkincisi şurasıdır, burasıdır demeyeceksiniz. İlim neredeyse kimin elindeyse, kimdeyse, onu arayıp bulacaksınız. Nasıl kadın, erkek her Müslüman'a ilim öğrenmek farzsa Çin'den bile gidip almak bizim için çok önemlidir."
"Rtük kanunu önümüzdeki hafta bitecek" RTÜK Kanunu'nda bazı eksiklikler olduğunu belirten Arınç, "Dünyada medya sektöründeki gelişmelere ayak uydurmamız gerekti. Bu kanunu yenilememiz gerekiyordu. Bir seneden fazla çalıştık. Kanunumuzu Meclis'e getirdik. Komisyondan geçti, şimdi genel kuruldan inşallah geçecek. 45 maddesini görüştük, kabul ettik, geride 15 madde kaldı. Onu da önümüzdeki hafta bitirmiş olacağız. Frekans ihalelerinden tutunuz, medya iletişim hizmetlerine kadar her konuyu RTÜK Kanunu içine koyma imkanımız oldu. RTÜK bundan sonra görevini, çok daha gelişmiş, çağdaş ölçüler içinde yapacak ve etkili bir kurum olarak çalışmasına devam edecek'' ifadelerini kullandı.
"15 kanal olacak" Bülent Arınç, haber kaynağı Anadolu Ajansı'nın bütün Türkiye'de olduğu gibi dünyanın pek çok ülkesinde de hizmete hazır olduğuna dikkati çekti. TRT'nin de son yılların en çok göze batan ve takdir edilen kurumları içinde yer aldığını kaydeden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "TRT'nin Arapça, Kürtçe kanalının yanı sıra yakında hizmete girecek eğitim kanalının ve hazırlıklarını son süratle devam ettirdiğimiz İngilizce haber kanalı ile ilgili çalışmaları tamamlamak üzereyiz. Böylece 15 kanal olacak. Bu kanalların her biri sadece Türkiye'deki 70 milyona değil, 500 milyonluk izleyici kapasitesine sahip."
"Yerel basın önemli" Konuşmasında yerel basının önemine de dikkat çeken Arınç, BYEGM olarak yerel medyaya yönelik eğitimler düzenlendiğini söyledi. Bu gazetelerin bazılarının düşük tirajlı ya da sadece ilan alabilmek için çıkmış olabileceğine değinen Bülent Arınç, ''Ama bunlar 2 bin taneyse en azından bin 500'ünün halkın gözü, kulağı, dili olmak noktasında 4. kuvvet olan medyanın fonksiyonlarını yapan gazetelerimizdir. Yerel medya güçlendikçe, ben inanıyorum demokrasi de güçlenecektir. Çünkü ulusal çapta gazete, dergi çıkaran, radyo ve televizyonları saymıyorum, yazılı basını konuşuyorum, onların bir kısmının belli hesapları olabilir. Belli amaçları olabilir. Haberleri manipüle edebilirler. Siyasi düşüncelerine veya geleceklerine farklı açıdan yaklaşabilirler. Ama ben yerel medyanın daha özgür olduğunu, yerel medyanın daha içten ve samimi çalışmalar yaptığını şahsen düşünüyorum. Dolayısıyla yerel medyayı güçlendirmemiz gerekiyor. Bunun için hemen her bölgede, yerel medya eğitim seminerleri yapıyoruz" dedi.
"Resmi ilan ücretleri arttı" Arınç, Basın İlan Kurumu'nun geçtiğimiz günlerde resmi ilan ücretlerinin yayınlanması için kendisine getirdiği kararnameyi imzaladığını, buna göre resmi ilan ücretlerini artırdıklarını da açıkladı. Arınç, tirajı 10 binden aşağı olanlara daha yüksek, 100 binden daha yüksek tirajı olan gazetelere daha az bir artış düzenlemesi yaptıklarını anlattı. Yaptıkları düzenlemeyi memur maaşlarına benzeten Arınç, hükümetin de memur zamlarını düzenlerken üst gelir gruplarını daha az düşünmeye çalıştığını belirtti. Arınç, ''Sistem olarak iki seneden beri değişmemiş olan resmi ilan ücretlerini epey iyi sayılabilecek bir noktaya getirdik. Resmi ilan ücretlerini artırıyoruz. Ya dün ya bugün ya yarın Resmi Gazete'de yayınlanması gerekebilecek'' diye konuştu. Yapılan yönetmelik değişikliğiyle basın kartlarına da düzenleme getirdiklerini belirten Arınç, "Eğitim düzeyi veya başka konulardaki eksikleri nedeniyle basın kartı alamamış basın mensuplarına 3 aylık geçici süreyle tekrar basın kartı alma şansı verdik. Bir de ayrımcılık kokan madde vardı, onları kaldırdık ve basın kartlarını fonksiyonel hale getirmeye çalıştık'' şeklinde konuştu. Basın kartlarının kimlik belgesi olarak kullanılması konusunda kendilerine talepler geldiğini anlatan Arınç, ancak bu belgenin kimlik belgesi olarak değerlendirilmesinde sorunlar olduğunu ifade etti. Bu uygulama için Maliye Bakanlığı açısından kanun değişikliğine ihtiyaç olduğunu kaydeden Arınç, bu konudaki tartışmayı sürdürmenin veya işi zorlamanın da bir faydası olmayacağın'lduğu gibi dünyanın pek çı söyledi.
Basın mensuplarına gri pasaport Basın kartlarının bazı indirim, sosyal yardım veya avantaj sağlamasına ilişkin çalışmalarının ise sürdüğüne dikkat çeken Arınç, şunları söyledi: "Gazetecilerin yurt dışına çıkışlarında vize ve pasaporta yönelik yaşadığı sıkıntıları biliyoruz. Bu sorunu çözmek için 6 ay ya da 2 yıl süreli, doğrudan hizmetle ilişkili bir pasaportu hayata geçirmek üzere altyapıyı hazırladık. Artık görev nedeniyle yurt dışına gidecek yerel ve ulusal basın mensuplarına 'hizmet pasaportu' verilecek. Önümüzdeki hafta Ankara'da açıklayacağımız bir sonuçla bütün Türkiye'ye duyurulacaktır. Kuruluşlarınızdan gelecek taleplerinizi de, bireysel taleplerinizi de Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bildirmek suretiyle süratle pasaportları kendilerine takdim edeceğiz. Bunun takibini de ayrıca yapacağız. Çünkü bu belli bir amaçla veriliyor, bu amacın dışında kullanılmaması lazım. Ben hiçbir medya mensubumuzun amaç dışı kullanacağını düşünmüyorum. Bu imkanı iyi kullanırsak bunun devamı gelecektir. Basın mensupları da itibar kazanmalı, itibarlarını artırmalıdır. Toplumda saygın insanlar olarak her zaman değer ve takdir görmelidir. Bu yurt içinde nasıl böyleyse, yurt dışında da aynı şekilde devam etmelidir.'' Bülent Arınç, konuşmasının sonunda Avrupa Komisyonu Parlamenter Meclisi Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu ile TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in Antalya milletvekilleri olduklarını hatırlattı. Arınç, ''Başka memleketler bir tanesini bulamıyor, Antalya ikisini birden buldu. Maşallah. Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz'' diye espri yaptı. |