Eğitim hayatımız boyunca başkalarının yanında işçimemur olarak çalışacakmışız gibi yetiştiriliyoruz. İş kurma ve girişimcilikle ilgili hiçbir şey göstermiyorlar. Bu sebeple 2-3 dil bilenler, ilk ve ortaokul, hatta okuryazar olmayanların yanında asgari ücretle iş arıyorlar...
Ali Bey, küçük bir işyeri açacağım. Bunun için nereden izin almam gerekiyor” diyenler olduğu gibi, “Bir şirkette SSK’lı olarak çalışmaktayım. Kendime şahıs şirketi kurmak istiyorum. Şirketi kurarsam bu maaşımı etkiler mi? Çalıştığım şirkete bu durumu yasal olarak haber vermem gerekir mi?” diyenler de var.
OKUMAK AMAÇ DEĞİL Etrafınıza bakın, holding ve şirket sahipleri eğitimsiz, yanlarında çalışanlar ise üniversite mezunu. Hatta yetmiyor 2-3 yabancı dil bilen, master-doktor yapanlar asgari ücretle iş arıyorlar. Eğitim sistemimize bakın, okulların, üniversitelerin tanıtım kitaplarını açın okuyun, hemen hepsi bu okulu bitirirseniz nerede, kimin yanında iş bulabileceğinizi anlatıyor. Bize verdikleri eğitimle işyeri açmayı, iş kurmayı, girişimci olmayı öğretmiyorlar. Etrafımdaki gençlere bakıyorum, üniversiteyi bitirmiş, üstüne master yapmaya başlamışlar. “Amacın ne” diyorum, “İş bulamadım mastere başladım” diyorlar. Yetmiyor, doktora yapıyorlar. Gençlere okumak amaçmış gibi gösteriyorlar. Okumanın iş kurma-işe girme için eğitim alma olduğunu hatırlatan yok. Okumak amaç değil, araçtır.
ÖZEL OKULLARA PARA KAZANDIRIYORUZ Eğer bir üniversitede öğretim elemanı olarak işe girmeyecekseniz, asistan veya yardımcı doçent olarak işe başlamayacaksanız master ve doktora sadece kartvizitinizde “Dr.” ibaresi koymanızdan başka bir işe yaramaz. Çocuğunuz var, ilköğretimiliseyi ve hatta üniversiteyi özel okullarda almasını istiyorsanız yıllık 20 bin liraya yakın harcamanız olur. 8 sene ilköğretim, 4 sene lise, 4 sene üniversite eğitimi boyunca yılda 20 bin lira ortalamadan 320 bin lirayı özel okullara aktarıyoruz. Bir de şunu düşünün: 22 yaşında üniversite bitiren gencimiz, hadi asgari ücret olmasın ayda 1000 lira ücretle bir işe girse yatırdığınız 320 bin lirayı kaç yılda çıkaracak. Cevabı da hadi ben vereyim; 26 yılda.
AMERİKA GÜNLERİNİZİ BORÇLANMA İMKÂNI VAR! Ali Bey, ben 24.01.1968 doğumluyum. 1981 yılından bu yana sigortalıyım. Amerika’da 5 yıl kadar resmi olarak çalıştım. Bu Amerika’daki günlerimi SGK’ya borçlanabilir miyim? Emekliliğime 6 sene kadar kalmış. Cengiz Samur Cengiz Bey, ABD’de çalışarak geçirdiğiniz süreler ile çalışma sürelerinizin arasındaki (bir yıla kadar) boş geçen süreleri de SGK’ya yurtdışı borçlanmasıyla satın alabilirsiniz. Ödemelerin günlüğü 8.5 ile 55 lira arasında değişir. Siz, ABD’de geçen sürelerin hangi yıllarda geçtiğini belirtmemişsiniz, o nedenle günlüğüne kaç para ödemenizin menfaatinize olacağını değerlendiremedim. Borçlanmak için ABD’den konsolosluk onaylı çalışma belgeniz olmalı.
ŞEHİT AYLIĞI KIZINA GEÇER Sizi dikkatle okuyor ve izliyoruz. Birçok şeyin ayırdına sayenizde varıyoruz. Sayın Tezel, 26 Nisan sabahı annemizi kaybettik. Annemiz, şehit babamızdan (TC Emekli Sandığı) dul maaşı alıyordu. Bu maaş kesilecek. SGK yetkililerine danıştım, olumlu yanıt verdiler ama bir de size sormak istedim. Kız kardeşim 50 yaşında, SSK’dan birkaç yıl önce emekli oldu. 1.5 yıl önce boşandı. Kız kardeşim Meltem, SGK’ya başvursa şehit babamızın yetim maaşını alabilir mi? Çok kesin bir dil kullanmamakla birlikte SGK yetkilileri, “iki sosyal güvenlik kurumu farklı olduğu için” (SSK/Emekli Sandığı) maaş bağlanacağını söylediler. Ufuk Tekin-Adana Sayın okurum, 5434 Sayılı Kanun’a göre emekli olup da vefat edenlerin geride kalan kızlarına yetim aylığı bağlanması mümkündür. Kardeşinize da Emekli Sandığı emeklisi babası üzerinden SSK’dan emekli olsa bile yetim aylığı verilir, ama yazınızda babanızdan şehit diye söz etmişsiniz. Konuyu biraz açmanız uygun olurdu. Zira, babanıza-annenize 3292 sayılı “vatani hizmet tertibi”nden aylık veriliyorsa ablanıza da bu aylık ödenir. Öte yandan, Kıbrıs-Kore ve İstiklal Savaşı gazilerine, 1005 sayılı “İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun” gereğince aylık bağlanmışsa bu aylıklar sadece eşlere ödenir, kızlara ödenmez. Bu sebeple mutlaka kardeşiniz için SGK’ya yetim aylığı için başvuru dilekçenizi ablanız için gönderin. Dilekçenizde SSK’dan emekli olduğunu da belirtin.
OKUMAYAN PATRON, OKUYAN AMELE Yine etrafınıza bakın, eğitim aldırdığınız çocuklar kimlerin yanında işe girmeye çabalıyor. Holding-şirket patronları ya okuryazar değil, ya ilkokul ya da ortaokul mezunu. Veya iş sahibi olduktan sonra duvara asmak için özel üniversiteyi bitirmiş.
ÇALIŞMAK PARA İÇİNDİR! Okullarda, “Sevdiğiniz işi yapın” diyorlar; çalışmanın amacını para kazanmak değil de hobi elde etmek gibi gösteriyorlar. Çalışmanın tek bir amacı vardır: Para kazanmak. Yaşamak için, ihtiyacımız olanları satın almak için paraya ihtiyacımız var ve para kazanmak için ise çalışmaya. Yoksa çalışmak, zevk almak için yapılmaz. Zevk alarak yapılan ve canımız istediğimizde yapıp istemediğimizde bıraktığımız faaliyetlere hobi diyoruz.
İŞ KURMAK İÇİN İZNE GEREK YOK Gençler, iş kurmak için bir yerlerden izne gerek yoktur. Dilediğiniz işi yapabilirsiniz, kurabilirsiniz. Mevzuata göre işyeri açmak için ruhsata gerek vardır, ama kurulmuş işyerlerinin yüzde 90’ı ruhsatsızdır. Veya işyeri açtıktan sonra da ruhsat almak için yetkili yerlere başvurabilirsiniz.
İŞÇİ OLANLAR DA İŞYERİ AÇABİLİR Okurumuzun sorusuna da yanıt verelim. Bir yerde işçi (SSK’lı) olarak çalışan birinin, işyeri açması-vergi mükellefi olması için işvereninden izin almasına gerek yoktur. İşyeri açınca da yine aynı işinize devam edebilirsiniz. Ücretinizde herhangi bir indirim olmaz. İşe girerken, işveren ile iş sözleşmesi imzalamışsanız ve o sözleşmede haber vermeniz yazıyorsa haber verin.
KAYNAK:Habertürk |