Seçim çalışmaları kapsamında Antalya'nın Gazipaşa ilçesini ziyaret eden DSP Genel Başkanı Masum Türker, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Son dönemde yaşanan terör olaylarına değinen Türker, Başbakan'ın mitingi öncesi Diyarbakır'da yaşanan gerginliğin sorumlusunun AK Parti ve CHP arasında gerginliğe dayalı yarıştan kaynaklandığını söyledi. Her iki parti liderinin de üslubuna dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Türker, "İktidar ve ana muhalefet partisi liderinin gerginliğe neden olan
konuşmalardan vazgeçmesi gerekiyor. Doğu ve güneydoğuda ayrıca kişiler parti çatısı altında değil, bağımsız olarak seçime giriyorlar. Bunun da bir etkisi bulunuyor. Seçim barajlarının bu kadar yüksek tutulması ifade özgürlüğünü ve siyasi örgütlenmeyi engelliyor. Başka yöntemlerle bu yasaklar deliniyor. Geçen seçimlerde gördük bağımsız seçilenler Meclis çatısı altında bir partide birleşiyor. Demek ki bunun bir anlamı yok" dedi.

"CHP 174. MADDEYİ KALDIRACAK"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu'nun özerklik açıklaması ile ilgili soru üzerine Türker, yeni CHP'nin gerçek niyetlerini bu tür söylemlerle zaman zaman ortaya koyduğunu belirtti. Türker şunları söyledi:
"CHP'nin Genel Başkanı zaman zaman farklı anlayışlar aradıklarını ortaya koyuyor. Demokratik özerklikten yana bazı açıklamalarda bulunabiliyorlar. Kılıçtaroğlu, Dersim dosyasını açacaklarını söylüyor. Bir milletvekili de çıkıp bunu Dersim katliamı olarak ifade ediyor. Yani bu ifadelerle Atatürk ile hesaplaşma yapılacağı açıkça belirtiliyor. Ankara'daki bir başka milletvekili, 'Tekke ve zaviyelerin kaldırılması yanlış oldu' diyor. Bu da şu demektir; Anayasa'nın 174. maddesini CHP değiştirecek demektir.

Laikliği ve Atatürk'ün devrimlerinin korunmasını sağlayan madde kalkacak demektir. Tekke ve zaviyelerin kalkması, Anayasa'nın 174. maddesi ile Şapka ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile korunma altına alınmıştır. Bunu açıkça kaldıracağız deniyor. Peki bu bir kişiye mi bağlanıyor? Bursa'daki milletvekili adayı, aynı zamanda genel başkan yardımcısı bir kişi 'Biz Atatürk devrimlerinin ve cumhuriyetin bekçisi olmak zorunda değiliz' diyor. Genel Başkanı da bazen istemeyerekte olsa kaleme almadığı, genelde dillendirmediği bu tür konuları böyle anlarda dile getirebiliyor. Bunu seçmenin dikkatle izlemesi gerekmektedir. Türkiye'nin ulusal bütünlüğünü korumak için bu tür bozucu unsurları tespit edip, kararını vermelidir. Biz DSP olarak Atatürk'ün ve devrimlerinin savunucusuyuz."

"TÜRKİYE MISIR'DIR, SURİYE'DİR, TUNUS'TUR"
Bazı çevrelerce DSP'nin seçime girmesinin eleştirildiğinin hatırlatılması üzerine Türker, DSP'den neden korktuklarını anlamadığını, DSP'nin 26 yaşında olduğunu ve partilerin seçime girmek için kurulduğunu belirtti. Türker, CHP'ye 2007 yılında destek verdiklerini ancak seçimlerde yeterli oyu alamadıklarını kaydetti. Seçim anketlerine de değinen Türker, "Yapılan anketler yönlendirme amaçlıydı. Şimdi seçim yasakları başladı açıklayamıyorlar, ancak tahminlerime göre seçime az bir zaman kala yurt dışı bağlantılı bir anket daha yayınlayacaklar. Burada amaç nedir? Amaç emperyalist güçlerin Türkiye'de 2.5 parti istemesinden başka bir şey değildi. Bir iktidar, bir muhalefet, bir de ortada duran bir parti. Bu gerçekleştiği zaman Türkiye farklı hiçbir görüşü bilmeyecek ve duymayacak. Böyle olursa Türkiye bir Mısır'dır, Suriye'dir, Tunus'tur. Türkiye susturulmak isteniyor ancak DSP yüzde 14 oy alarak Meclis'e girecektir ve bu oyunu bozacaktır" diye konuştu.

Türker, açıklamalarının ardından seçim otobüsü ile ilçe merkezinden geçerek halkı selamladı.