Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, düzenlendiği basın toplantısında hızla düşüşe geçen fındık fiyatlarını değerlendirdi.
Basın toplantısında 2015 yılı hasadını ve fiyatlarını değerlendiren Nurittin Karan, 2016 sezonu içinse karamsar konuştu. Karan “Hasat sonrası serbest piyasada fındık fiyatı 12 liradan işlem görmeye başladı. 12 liradan 14 liraya kadar çıkan fındık fiyatı Eylül-Ekim ayında düşüş göstererek 12.50-13 liraya kadar geriledi. Bunda en büyük etken ne yazık ki, tüm uyarı ve çağrılarımıza rağmen pazara indirilen emanet fındıklar oldu. Ekim ayı sonu itibariyle fındık fiyatı yeniden yükseliş eğilimine girdi ve 15 liraya kadar yükseldi. Ne olduysa bundan 10-15 gün önce oldu. 15 liraya kadar çıkan ve daha da yükselmesi beklenen fındık fiyatı keskin bir düşüşle başladığı yani 12 lira seviyesine düştü. Aslında fındık üreticisi olarak şoktayız. Ne oldu da birden fındık fiyatı 3 lira birden düştü? Alıcı bu ürünü 14-15 liradan aldı, sattı ve para kazandı. Geçen yıl 20 liradan işlem gören fındığı alıp yiyen Avrupalı ve dünya ’Türk fındığı bu yıl çok pahalı yemiyoruz mu?’ dedi. Yoksa işin içinde başka iş mi var? Aslında 1 aydır alınıp, satılmayan fındığın fiyatı bir yükselip, bir düşüyor. Çünkü pazara ciddi anlamda fındık gelmiyor. Demek ki buradaki asıl hesap emanet fındıklar. Görülen o ki, alıcı emanet fındıkları, piyasa üzerinde baskı kurarak ucuza kapatmak istiyor. Bu bizi ilgilendirmez, o alıcıyla ürününü emanete bırakan üreticiler arasında. Bizi ilgilendiren kısım üreticinin alın teri. Zaten ihtiyacı olan üretici ucuz pahalı ürününü sattı. Birde halen direnen üreticilerimiz var. Hiç kimse başka hesaplar yaparak üreticinin ürününü ucuza kapatmaya çalışmasın. Ziraat Odaları olarak başından beri belirttiğimiz gibi 15 liranın altında bir fiyatı kabul etmiyoruz. İnanıyoruz ki, şu ana kadar fındık fiyatındaki düşüş tamamen sunidir. Fındık fiyatı önümüzdeki günlerde yeniden yükselişe geçerek değerini bulacaktır” dedi.
“2016’NIN İŞARETİ İYİ DEĞİL”
2016 yılında da fındıkta yüksek bir rekolte belirtisi bulunmadığını vurgulayan Karan “Bizim amacımız fındık fiyatı çok yüksek olsun, rekor üzerine rekor kırsın değil. Bizim amacımız üreticimiz alın terini alsın, ürünü gerçek değerinde işlem görsün. Fındık Türkiye’nin ‘Yeşil Altını’ ise onu göre değer görsün. Aslında fındık fiyatı üzerinde kurulmak istenilen baskının bir diğer nedeni de gelecek yıl ki rekoltesi. 2016 yılının rekoltesi işaretini verdi. Fındıkta ilk evre olan püs bu yıl çok az. Şunu üzülerek söylüyorum, önümüzdeki yılda Türkiye’de yüksek bir rekolte beklenmiyor. Buradan kimsenin aklına; ‘rekolte düşük olsun, fındık fiyatı uçsun’ diye bir şey gelmesin. Verim ne kadar çok olursa üretici de, Türkiye’de o kadar çok kazanır“ ifadelerini kullandı.
“İLLA EMANETE VERİLECEKSE FINDIK FİSKOBİRLİĞE VERİLSİN”
“Olmayan fındık 25 lira olsa ne olur?” diyen Karan “ Eskiden çok yüksek olarak tabir edilen 750-800 bin ton fındık Türkiye’nin ihtiyacına denk. Ülke olarak yıllık 300 bin ton iç fındık ihracat ediyoruz. 150 bin ton da iç piyasada tüketiliyor. Yani 750-800 bin ton fındık kimsenin gözünü korkutmasın. Tüm uyarılarımıza rağmen üreticilerimiz emanete fındık vermeye devam ediyor. Üreticimiz illaki fındığını emanete verecekse bir üretici birliği olan Fiskobirlik’e veya önümüzdeki sezon da devreye girecek olan lisanslı depoya vermelidir. Bu da piyasada fiyat istikrarını sağlayacaktır” şeklinde konuştu
|