Malum yerel yönetim seçimlerini henüz yeni ikmal ettik. Şimdi yeni bir döneme girdik. Yeni belediye yöneticilerinin önünde bir beş yıl var.
Hepsi de yerel yönetimlerdeki belediye başkanlığı görevini hakkıyla yerine getireceklerdir.
En azından bunu temenni ediyoruz.
Şimdi bu dilek ve temenniden sonra, “İyi bir belediye başkanı olmanın yolları nedir?
Bu konuda acizane düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Herkes şuna akleder ve fark eder ki, bir belediye başkanının hizmet süresi, elbette gelip geçecektir. İster bir dönem, isterse iki dönem, bu bir bayrak yarışı olduğu için, er ya da geç bir başka başkana görevini teslim edecektir. Bir Belediye başkanı da bunu her an, her dakika aklında bulundurmalıdır.
Gelecekte “iyi bir belediye başkanı” unvanıyla yer almanın, ilk kuralı budur.
Bu ilk hususun yanında, bir belediye başkanı “5 N, 1 K” kuralını da hiçbir zaman aklından çıkarmamalıdır. “Hoppala, bu da ne şimdi? “5 N, 1 K”, gazetecilikte geçerli bir kuraldır. Gazeteci mi seçtik, belediye başkanı mı seçtik diye soranlar olabilir?” Evet doğru, “5 N, 1 K” gazetecilikte geçerlidir. Belediye yönetiminde de geçerlidir. Nasıl mı?
Bir belediye başkanı, yapmayı planladığı bir proje, Neyi sağlayacak? Nasıl sağlayacak? Ne zaman sağlayacak? Niçin o projeye ihtiyaç var? Nerede o projeye ihtiyaç var? O projeyi Kimler yerine getirecek? İşte bu noktalar itibariyle analiz yapmalı ve değerlendirmelerde bulunulmalıdır. Bu analizi de halkının menfaati noktasında gerçekleştirmelidir.
“5 N, 1K” analizi de bu çerçeve içerisinde gerçekleştirilmelidir.
Makamların gelip geçici olduğu fikrini yüreğinde ve benliğinde taşıyan her belediye başkanı yukarıdaki analizi de sağlamış ise “iyi bir başkandır.”
Bunun günümüzde yaşayan bir çok örnekleri de mevcuttur.
GÖRELE’DE ERENER NASIL BİR İZLENİM BIRAKTI?
Gelelim Görele Belediye Başkanı Tolga Erener’e.
Erener, kendisinden beklendiği gibi görevi devralır almaz doğru adımlar attı.
Öncelikle, kapısının herkese açık olduğunu göstermek için makam kapısını söktü.
Bu belki sıra dışı gelebilir fakat önemli bir mesajdı.
Ardından, halk meclisi toplantısı gerçekleştirdi. Bugüne kadar ilçede pek görülmemişti.
Halka eleştirilerini,taleplerini yüz yüze görüşme imkanı vermesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum.
Bir diğer konuda şehir içi trafiği.
Kabul görüleceği gibi esnafın yüzünü asıl güldüren araç değil, insan trafiğidir.
Cadde ve sokaklarda araçların değil insanların kalabalık olması esnafın işine yarayacaktır. İşte bu noktada şehrin en işlek ve ana caddesi olan Salih Sinirlioğlu’nu yaya trafiğine kazandırmak adına araç parkı yasağı getirilmiştir.
Bu kısa vadede önemli bir uygulamadır. Ancak uzun vadede ise sadece trafik yasağı değil bu ve diğer caddelerin cazibe merkezi haline getirilmesi gerekir.
Bu da önce şehrin cazibe merkezi olarak komşu ilçelerden insanların gelmesini sağlayarak mümkündür.
Kısaca ifade etmek gerekirse Başkan Erener’in, görevinin ardından doğru hamleler yaptığını söylersek hakkını teslim etmiş oluruz…
Bu atılan güzel adımların ise gelecek günler için umut verdiğini söyleyebiliriz.
Fakat Görele için yapılacak çok şey var… |